Bu
dünyada bize ait bir şey yok.
Hayata
dair sorunlarımız bir türlü bitmek tükenmek bilmiyor. İçimiz kin dolu, son
safhada, baş kaldırıyoruz her nefeste, her kadehte, yetmiyor, başını alıp da
gitmiyor, gidiyoruz, bizimle geliyor, yan yatıyoruz, yan yatıyor, çamura batıyoruz,
o da batıyor…
Hiç
kimse bize kolay olacağını söylemedi, zor olacağını da söylemedi. Hiç kimse
bize hiçbir zaman hiçbir şey söylemedi. Silkinip atamıyoruz üstümüzdeki o lanet
sisi. Atmaya çalıştıkça daha çok sarıyor etrafımızı, kaçmaya çalıştıkça daha
çok bulaşıyor.
Sis dolu
her resim, her satır, her nota, ne yatakta, ne batakta, ne de herhangi bir lanet
yer ve zamanda rahat var bizlere.
Bizler hep
vardık, hep vardı bir bildiğimiz. Kendimize karıştırmadık kimseleri, hala da karıştırmıyoruz.
Kimin aklı var ki bizimkine denk, bizimkinden üstün. Bazen üç kuruşluk akıllara
muhtaç olduğumuz anlar oluyor ya, bizi o öldürüyor işte.
Yazar
değilim şair değilim de, bir dile gelsem nasıl da anlatacağım kimbilir...
Nasıl
dayandık, nasıl direndi bedenimiz... Onca israf... Tonla masraf... Tek bir
güzel güne karşılık hem de. Tek bir güzel gün için riske atmadık mı bazen
herşeyi? Herşey su kısacık hayatta üç güzel gün yaşamaktan başka ne idi ki bizler
için?
Bitiyor
ama herşey, yaşanıyor ve bitiyor, bir daha da yaşanmayacak…
Ya
şimdiler?... Her güzel günü anarak, tekrar gelmeyecek olmalarına rağmen, her ne
olursa olsun onlara tutunmaya çalışarak geçmiyor mu? Sürekli kayıp düşmüyor
muyuz tutunmaya çalıştıklarımızdan?
Tutunamayanların
ülkesi burası... Arada kalanların... Aşkı anlatamayanların... Aç
kalamayanların... İnfilak edemeyenlerin... Öldürmeyi beceremeyenlerin...
Mutlu
bir son olmadığının farkındayız hepimiz. Farkında olmamız değiştirecek mi bir şeyleri
sanıyorsunuz? Şarkılar dolanır dilimize, tek rahatlık kadehten bir yudum daha
almaktır. Satırlar rahatsız eder beynimizi, tek varoluş unutuştur.. Resimler
belirir gözümüzde, tek renk beyaz, içimizdeki tek renk ise sadece siyahtır, atamadığımız.
Cesaret
mi yoksa belki de cüret, şiir yazmayıp da artarda cümleler kurmak, halbuki üç güne
ait üç satırla özetlenir tüm hayatımız. Zaten hayat dediğiniz nedir ki? İşaret
parmağımızdaki tuzu yalarız, aptallık ile dehanın sınırlarında. Şekerli suları boşaltırız
midemize. Bize binlerce yıl uzaktır birlikte yattığımız…
Bu dünyada
bize ait bir şey yok. Bizlerde bu dünyaya ait hiç bir şey yok.
atlas
0 yorum:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.